TRT kanallarında 2009 yılından beri gösterilen haftalık bir dizi var. Adı Ömür Dediğin. Cumartesi akşamları sekiz buçukta yayınlanan dizinin yönetmenliğini Zeliha İlhan Doymuş yapıyor. Belli bir konusu yok. Kimse zengin değil, kimse imkansız aşklar yaşamıyor, kimse hırslarına kapılmıyor ve kimse yalılarda oturmuyor. Ömür dediğin bir çeşit yaşanmışlıkların belgeseli. Hemen hepsi yarım asırı devirmiş insanların kişisel hikayeleri bunlar. Çoğu kırsal kesimde yaşıyor. Kimisi kendi başına kalmış. Kimisinin yanında hala eşi var. Ve ortak özellik olarak artık hepsi eşleri için “İyi ki var, o benim can yoldaşım” diyebiliyor.
Ömür Dediğin yaşlıların hikayesi. Hiç biri kolay yaşamamış, hep bir uğraşmaca içinde geçmiş hayat. Çocuklar büyüyüp gitmişler. Çoğu onları arayıp sormuyor bile. Ama onlar arkalarından kızmıyorlar, kötü söz çıkmıyor ağızlarından. “Hayat bu, aman iyi olsunlar da” diyorlar. Çoğu yakın plan yapılan çekimlerde yüzlerdeki yorgunluğu görmek mümkün. Ellerinde, yüzlerinde oluşan çizgileri, lekeleri rahatlıkla kabullenmişler. Her birinin fotoğrafı çekilse mükemmel olmuş insan portrelerine örnek sayılabilirler. Sorulunca mutlu olup olmadıklarını bile bilemiyorlar. Sadece uğraştıklarını ve yaşadıklarını anlatıyorlar. Yaşlılarına büyük saygı gösteren kişiler olduklarını söyleyenlerin bu diziyi seyretmesi gerekiyor ve sabır nedir öğrenmek isteyenlerin.